Ani sıcaklık değişiklikleriyle hastalıkların yanı sıra depresyon da tetikleniyor: Mevsim geçişine dikkat

Mevsim geçişleri, ani sıcaklık değişiklikleri nedeniyle çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Uzmanlar bu dönemde, uyku düzeni ve beslenme alışkanlıkları başta olmak üzere bağışıklık sistemini güçlendirmek için önemli olan noktaları sık sık dile getiriyor.

Cumhuriyet, mevsim geçişleri sırasında alınabilecek önlemleri enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İftihar Köksal ile konuştu.

Köksal, ani sıcaklık değişikliklerinin bağışıklık sistemini zorlayarak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız duruma getirdiğini söyledi. Köksal, “Özellikle grip, soğuk algınlığı ve diğer solunum yolu hastalıkları bu dönemlerde artıyor. Nisan ayı gelmesine rağmen hem erişkinlerde hem çocuklarda başta grip olmak üzere solunum yolu hastalıkları bu sene yoğun olarak devam ediyor” ifadelerini kullandı.

SİSTEMİ ZAYIFLATIYOR

Gün ışığı süresinin değişmesinin melatonin ve serotonin seviyelerini etkileyerek uyku düzenini ve ruh durumunu etkilediğini söyleyen Köksal, “Güneş ışığının azalması ve uzun süren yağışlı, bulutlu havalar depresif duygulara yol açabilir. Hızlı sıcaklık değişimleri, vücudun kortizol seviyelerini etkileyerek stres seviyesini yükseltebilir. Stres, bağışıklık sistemini zayıflatır ve uyku problemlerine sebep olur. Yeterince uyku alamamak ise sinirlilik haline ve konsantrasyon güçlüğüne yol açabilir” dedi.

Köksal, bağışıklık sistemini güçlendirmek için beslenme şeklinin de önemli olduğunu belirterek “Günde en az 2-2 buçuk litre su içmek, toksinlerin atılmasına ve bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. C vitamini, D vitamini ve çinko gibi bağışıklık sistemini destekleyen besinlere yönelinmeli” dedi. Köksal, 7-9 saat kaliteli uykunun bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve vücudun yenilenmesine yardımcı olduğunu söyleyerek “Düzenli uyku, melatonin seviyelerini dengeleyerek vücudu mevsim değişikliklerine daha iyi adapte eder” dedi.

RİSK GRUPLARI GRİP AŞISI OLMALI

Köksal risk gruplarının her sene grip aşısı olması gerektiğini belirterek risk gruplarını şöyle sıraladı:

– 65 yaş ve üzeri

– Çocuklar ve bebekler

– Kalp-damar hastaları

– KOAH ve astım hastaları

– Diyabet hastaları

– Hipertansiyon hastaları

– Bağışıklık sistemi zayıf olanlar

– Depresyon ve anksiyete hastaları

– Bipolar bozukluk hastaları

– Hamile kadınlar

– Dış mekânda çalışanlar (işçiler, sporcular, çiftçiler)

Related Posts

Suyun olduğu her yerde bulunabiliyor! Hastalığına karşı klima bakımını ihmal etmeyin

Lejyoner hastalığının, özellikle yaz aylarında suyla çalışan sistemlerde rahatlıkla üreyebildiğine dikkat çeken Gastroenteroloji ve Dahiliye Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer, özellikle yaz aylarında klima kullanılan ortamlarda üreme ve yayılma ihtimali bulunan, Lejyoner hastalığına neden olan Legionella bakterisinin bulaşma yolları, belirtileri, risk grupları ve önlenme yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Aşırı efor çocuklarda kalp hastalıklarını tetikleyebilir

Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Cemşit Karakurt, çocuklarda doğuştan gelen veya sonradan gelişen kalp hastalıklarının spor gibi efor gerektiren aktivitelerde hayati tehlikeye yol açabileceğini belirtti. Prof. Dr. Karakurt, “Yaz okullarına kayıt yaptırmadan önce bir doktor kontrolü, olası risklerin önüne geçebilir” dedi.

Uzmanından “lenfödem” uyarısı: Erken evrede tanınması önemli

Uzmanından “lenfödem” uyarısı: Erken evrede tanınması önemli

Bu çorba tüm gün tok tutuyor! Yağları cayır cayır yakıyor

Diyet yapanların listesinin bir numarasına girecek olan bu çorba tüm gün tok tutarken ayrıca yağların yakılmasına da fayda sağlıyor.

Çene kemiğinizi korumak istiyorsanız bu ilaçlara dikkat!

Prof. Dr. Nuray Yılmaz Altıntaş, osteoporoz tedavisinde yaygın şekilde kullanılan bazı ilaçların ağız ve çene sağlığı üzerinde ciddi yan etkiler yaratabileceği uyarısında bulundu. Kemik erimesi tedavisi gören hastalara önemli önerilerde bulundu.

Bayramda sağlıklı et tüketimi için 8 altın kural

Dr. Öğretim Üyesi Ece Yıldız Öztürk, Kurban Bayramı’nda ani değişen beslenme alışkanlıkları, özellikle kırmızı etin aşırı ve yanlış pişirme yöntemleriyle tüketilmesinin sağlık sorunlarına yol açabileceğini söyledi.